BİZİ TAKİP EDİN
FAALIYETLER 20 ARALIK 2021 / 13:15

YAYINCILIK SEKTÖRÜNÜ ETKİLEYEN MALİYET ARTIŞLARI

Döviz kurlarının dengesiz yükselmesine bağlı dünya genelinde artan kağıt (kalıp, boya, tutkal, streç vs.) fiyatları yayıncılık sektöründe de etkisini hissettiriyor.
 
Basın Yayın Birliği Derneği ve Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği yönetim kurulları üyelerimizin katılımıyla; son günlerde yaşanan döviz kurlarının artışına bağlı olarak sektörde oluşan sorunların ve çözüm olanaklarının dile getirildiği bir istişare toplantısı gerçekleştirdi.
 
Online olarak gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını Basın Yayın Birliği Derneği Başkanı Mustafa Karagüllüoğlu yaparken moderatörlüğünü de Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği Başkanı Mehmet Burhan Genç yaptı.


 
Sektör temsilcilerinin de katılım gösterdiği toplantıda döviz kurlarının artışıyla birlikte sektörde oluşan sorunlar dile getirildi ve sorunun çözümü noktasında da fikir alışverişinde bulunuldu.   
 
Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Mustafa Karagüllüoğlu toplantının amacının, internet ortamlarında kitap satış fiyatlarındaki yüksek indirimlerin yanı sıra döviz kurlarının artışıyla birlikte yayıncıların yaşadığı sıkıntılarının dile getirileceği ve fikir alışverişinde bulunmak için düzenlendiğini açıkladı.


 
Konuşmasında katılımcılara ayrıca sektör adına yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Başkan Karagüllüoğlu, “biz dernek olarak meslek birlikleri başkanları ile birlikte yaklaşık 1,5 yıldır sabit fiyat tasarısı üzerine çalışıyorduk ve bu çalışmayı tamamlayarak Bakanlığa sunduk. Bakanlık şuan sunduğumuz çalışmayı kendi bünyesinde değerlendiriyor. Biz bu süreci hızlandırmak adına Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan bir randevu talep ettik. Bazı internet satıcıları ile bu yüksek yıkıcı indirimin sebep sonuç ilişkilerini tartışmak üzere biraraya geldik. Onlarda pazardaki paylarını korumak için zararına satış yapıyor. Onlar satış karlarından kaybederken biz de itibardan kaybediyorduk. Bu noktada Türk Ticaret Kanunun 55. Maddesinin 6.kategorisine göre ‘tedarikçi aldığı faturanın altına satış yapamaz’. Bu kanun ile ilgili görüşmek üzere Ticaret Bakanlığı’ndan da bir randevu talep ettik” dedi.
 
Yükselen döviz kurlarının yayıncılık ekonomisini oldukça etkilediğini ifade eden Başkan Mehmet Burhan Genç, “döviz kurlarının yükselişi bizim çok yabancı olduğumuz bir hareketlilik değil. Fakat bu seferki yükselişte yerelden farklı global bir farklılık var. Global bir takım değişiklikler, sıkıntılar ve dönüşümler var” dedi.
 
Özellikle hammadde tedariği hususunda da oldukça sıkıntı yaşanıldığını sözlerine ekleyen Başkan Mehmet Burhan Genç, birçok alanda bu sorunun yaşandığını fakat kağıtta biraz daha fazla değişiklikler olduğunu ifade etti.

 
Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi sürecinde e-ticaretin artmasına bağlı olarak kağıt üreticilerin ---birinci hamur ve kuşe yerine- ambalaj malzemesi üretmeye dönmüş olmaları kağıt tedariğinde yaşanan krizi daha da artıracağına dikkat çeken Başkan Mehmet Burhan Genç çözüm noktasında ise; “Kullanılan hammadde üzerinde yenilikçi düşünceler yapılabilir. Mesela; kuşe kağıt yerine birinci hamur kullanmak, 90 gram yerine 70-80 gram kağıtlar kullanamak gibi alışkanlıklarımızı değiştirebiliriz. Ayrıca kitaplarımızı kısmen dijital basarak hibrit/karma çözümleri de aşama aşama uygulayabiliriz." dedi.

İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve Yayımcı Meslek Birlikleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Münir Üstün de “ biz yayıncılar yıllardır krizlerin içindeyiz. Biraz izlemek ve gözlemlemek lazım diye düşünüyorum. İstihdam nasıl olacak bunu zaman içerisinde göreceğiz” dedi.
 
“Kendi işimizi kendimiz yapmalıyız ve kimseden bir şey beklemeliyiz” diyerek bazı çözümler sunan Başkan Münir Üstün şunları söyledi: “Öncelikle çok acil ihtiyaç dışında üretim yapmamalıyız yada daha az sayıda yapmalıyız. Bir finans uzmanı getirip onlarla birlikte bir değerlenme yaparak peşin ve vadeli iskontolarımızı belirlemeliyiz. Kağıt fiyatlarının yılbaşında zamlanacağı söyleniyor o zammı baz alarak bir kur belirlemeliyiz ve şuanda aldığınız kağıt fiyatının üzerine 50 euro ekleyerek yılbaşında fiyatlarımızı güncellemeliyiz. Ve bu fiyatlarla da gitmeliyiz diye düşünüyorum çünkü başka yapılacak bir şey yok. Belki bu günkü gibi çok hızlı satmayacağız ama netice itibariyle piyasamızı disipline almamız gerekiyor.”


 
İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Akif Develioğlu ise kağıt sorununun aslında pandemi öncesinde de bazı sinyaller verdiğine dikkat çekerek “dünyadaki kağıt fiyatları hep yukarı doğru seyrediyordu. Rekabetten dolayı bir baskı vardı ama tedarik tarafından bir daralmaya giden ciddi bir yapı vardı. Pandemi bunun ciddi manada tetikleyicisi oldu” dedi.
 
Kağıt üretiminde ciddi bir azalma olduğunu sözlerine ekleyen İTO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Akif Develioğlu şunları kaydetti. “Uzak doğu ülkelerinden özellikle Çin’in kağıt üretiminde ciddi bir daralmaya gitti ve bu daralma sonrasında da dünya genelinde kağıt talebi arttı. Daha önce ihtiyaç olmayan kağıtları Çin ithal etmeye başladı. Çin nüfusu itibariyle ciddi bir alıcı. Buda krizi tetikledi.”  
 
Avrupa’da ki kağıt fabrikalarının da pandemi sürecinde üretim kısıtlamasına gittiklerini sözlerine ekleyen Mehmet Akif Develioğlu, “Bunu tam manasıyla hala yerine oturtmuş değil. Birçok fabrika 20 gün ila 1 ay arasında bakım yaparken 2 aya çıkarttığı bakım süreleri olmaya başladı. Bunların hepsine baktığımızda 2022’yi bir değerlendirecek olursak zannediyorum kağıt özelinde 2021’den çok daha güzel olacağını ben şahsen düşünmüyorum. Çünkü artık her sektör kağıt talep ediyor.
 


Kurdaki bu artışın kâğıt ve kalıp fiyatlarına yansımasının yanı sıra telif fiyatlarına yansımalarını da dile getiren Türkiye Yayıncılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kocatürk de “kağıdı kendileri üretmeyen bizim gibi ülkelerde kağıdın döviz bazında artmış olması, kağıt üretimi yapan ülkelerdeki fabrikaların ambalaj üretimine geçmesi ve bir de yurtdışından telif eser alıyorsak bu bizi bambaşka bir maliyetin içine götürüyor” dedi.
 
Online olarak zararına yapılan satışların okurla olan güçlü bağları çok büyük oranda sarstığını sözlerine ekleyen Başkan Kenan Kocatürk, yayıncıların ister istemez yapacağı fiyat artışlarındaki tehlikeye dikkat çekerek “bunu tamir etmeliyiz. Kurlar geriye gitmez. Okura hayır dememek adına kitaplarımızı belki küçük baskılar halinde yayınlayacağız ama burada bu fiyat artışlarının makul olması ve insanların kitap alabilmeleri için sektörün yeni bir regülasyona ihtiyacı var. Zararına satışlar bu şekilde devam edecekse eğer biz indirimleri geri çekebiliriz ve çekilen bu indirimler arasında fiyatlandırma başka bir şey olabilir. Sektörün akil bir yeni bir yapılanmaya ihtiyacı var” dedi.
 
Döviz kurlarının yükselişini ‘en küçük problemimiz’ olarak değerlendiren TBYM Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Kaan Aydın da “yarın kağıt bulamama durumu da yaşanabilir.  Ben birazcık stok yapayım dedim ama ödemesini yaptığım halde kağıt alamadım. Şuanda matbaalar tutkal veya kalıp bulamıyor. 2-3 haftalık olarak alınan malzemeler için artık haftalık alımlar yapmak zorunda kalınıyor” dedi.
 
Yaşanılan kur artışları ile birlikte kağıt üreticilerin fiyat bile vermediklerinin altını çizen Damla Yayınevi yetkilisi Hasan Hüseyin Doğru da yapmış olduğu konuşmada şunları söyledi: “Sıkıntımız çok büyük. Ekonominin gerçekleri ile hareket edersek %90 civarında zam yapmamız gerekiyor. Önümüzdeki dolar artışı ile hareket edersek %100 zam yapmamız gerekiyor. Fakat bunu karşılayacak bir tüketici kesim yok. Bunu karşılayacak ekonomi yok. İnsanlar bu duruma ne kadar tahammül edebilecek. Önümüzde dönemlerde fiyatlardan ziyade mal bulamama gibi bir sıkıntıyla karşı karşıya kalacağız. Kağıtçılar şuan fiyat bile vermiyormuş, bu süreçte biraz tasarruflu kullanmak gerekiyor.”
 
Kurların kısa vadede düzeleceğine inanmadığını ifade eden Epsilon Yayınevi yetkilisi Ömer Yenice de iyi temennilerde bulunarak konuşmasına başladı. Yayıncılık sektörünün krizlerin biri bitmeden bir diğerinin başladığı bir sektör olduğunu söyleyen Ömer Yenici, “bugün karşılaştığımız problem niteliklerine göre geçmişte yaşadığımız krizlerden biraz daha farklı izlenimini doğuruyor. Bu krizin diğerlerinden en büyük farkı ise ön görülemezlik” dedi.
 
Ekonominin kendi gerçekleri olduğunu ve bu gerçeklere sadık kalınmadığı sürece sektörün içinde kalabilme imkanının olmadığının altını çizen Ömer Yenici şunları söyledi: “ekonominin gerçekçi politikasından vazgeçmek gibi bir politikanın sonumuzu getireceğini ve ilerde üretemez hale getireceğini düşünüyorum. Amacım bir kara senaryo yazmak değil ama o bakımdan fiyatların gerçekçi bir düzleme çekilip var olmanın devamlılığını sağlamak gerekir.”
 
Yayıncıların çok fonksiyonlu bilinmeyenli bir denklemin içerisinde olduğuna dikkat çeken Metamorfoz yayınları yetkilisi Ünsal Ünlü ise “bilinmeyen denklemin parametreleri ciddi anlamda değişkenlik gösteriyor. Neresinden tutarsak elimizde kalıyor. Tabi burada bir panikleme de söz konusu. Bir çoğumuzun panik yaptığımızı düşünüyorum. Bizlerin yayıncı olarak kağıt israfından oldukça kaçmamız gerekiyor. Stoklama noktasında da hakkaniyetli, vicdanlı davranmak zorundayız. 12 yılımı dolduracağım bu sektörde. Ben kendi adıma herkesin yayınladığı kitabı yayınlamadım. Bu süreçte yayınlama programına aldığım birçok kitabı da yayınlamadım. Mecburi olmadıktan sonra kitap yayınlamayı düşünmüyorum” dedi.
 
Toplantının kapanış konuşmasını da yapan Başkan Mustafa Karagüllüoğlu, toplantının çok güzel ve verimli geçtiğini dile getirerek Aralık ayının ortalarında daha kapsamlı bir toplantı daha organize edeceklerini kaydetti.