ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması ve bu kararını yangından mal kaçırırcasına hayata geçirmesi dünyamızı tehlikeli bir sürecin eşiğine getirmiştir.
Kudüs, dünyada en çok sayıda insanın birincil derecede önem atfettiği kutsal bir mekandır. Bu gerçeğin bilinciyle beş asra yakın “La ilahe illallah Muhammedurreesulullah” inancındaki Müslümanlarca “La İlahe İllallah, İbrahim Halilullah” anlayışının getirdiği adalet huzuruyla yönetilmiştir. Biz Müslümanların hayatının ayrılmaz bir parçası olan bu anlayış Hıristiyan ve Yahudilerce de içselleştirilmediği sürece bölgeye ve etki alanı olan bütün dünyaya huzur ve selamet gelmeyecektir.
Aynı Kudüs, bugün maalesef bu anlayıştan çok uzak bir işgal altındadır. Öyle ki Yahudilerin dahi birçoğunu ikna edememiş bu anlayış, hem hamisi hem de hizmetçisi olan ABD ile birlikte, dünyayı ayağa kaldıran çok tehlikeli bir adım atmıştır.
Uygulamaya geçirilişinin ilk saatlerinde silahsız ve savunmasız elliden fazla kişinin şehadetiyle sonuçlanan bu kararın, dünya huzuru ve barışı adına bir derdinin olmadığı aşikardır. Bölgede emperyalist ve ekonomik hedeflerin ötesinde teo-politik boyutları da olan bu tutum, İsrail’in ve yalnız İsrail’in güvenliğini ve yayılmacılığını her şeyin üstünde tutarak, Filistin’e yönelik bir nevi soykırımı hedeflemektedir.
Siyonizmin zehiri zerk edilmiş ve muvazenesini kaybetmiş İsrail kurucu ve yönetici kadrosunun bu ölüm saçan ve kendisinden başkasını yaşamaya değer görmeyen anlayışını Basın Yayın Birliği olarak şiddetle kınıyor, kamuoyunu bu zulme karşı durmaya davet ediyoruz.
Basın Yayın Birliği